Neler Yapılır?

Uluslar arası Dalaman Havalimanına 50 km, Antalya Havaalanı’na 225 km. uzaklıkta yer alıyor. Diğer merkezlerle karayolu ulaşımının kolaylığı, yılın her ayında yolculuğunuzun zevkli ve rahat geçmesini sağlıyor. Türkiye’nin pek çok yerine direkt otobüs seferleri var. Ankara, İstanbul, İzmir, Antalya, Denizli, Muğla gibi kentlerle karşılıklı seferle gün boyu sürüyor.

Doğal limanı ve marinası, deniz yolculuğunu seçenler ve yatçılar için tüm olanaklara sahip. Fethiye’nin 35 km yakınındaki Göcek Koyu ve marinaları da son yıllarda Akdeniz yatçılarının en sevdiği uğrak yerleri...

Günübirlik Tekne Turları

Dalaman Havalimanı’ndan Ulaşım

Antalya Havalimanı ise Fethiye merkezine yaklaşık 205 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Antalya Havalimanı’ndan Fethiye’ye direkt ulaşım imkanı yok. Havalimanından araç kiralama ya da özel transfer seçeneklerini kullanarak Fethiye’ye kısa sürede gidebilirsiniz.

Toplu taşıma seçeneği ile Fethiye’ye ulaşmak için Antalya Havalimanı’ndan belediye otobüsü, HAVAŞ ya da tramvayla Antalya Otogarı’na geçip otogardan Fethiye otobüsünü kullanabilirsiniz.

Batı Antalya firmasına ait otobüsler Fethiye-Antalya arasında sefer yapıyor. Kemer’inde içinde bulunduğu sahil yolunu kullanıyor. Ayrıca Ulusoy, Metro, Pamukkale gibi otobüs firmalarının da seferleri var.

Mavi Yolculuk

Garanti Bankası tarafından düzenlenen, konuları çevre, eğitim, spor ve endüstriyel tasarım olan "Yarına Dört Işık" adlı bir proje yarışmasında, çevre dalında birinciliği , Kate Clow’un Türkiye'nin planlanmış ilk uzun mesafe yolu olan "Fethiye'den Antalya'ya Likya Yolu" projesi aldı. Bankanın destek verdiği bu projenin hayata geçirilmesi kapsamında işaretleme çalışmaları yapıldı.

Fethiye'den Antalya'ya kadar tüm parkurları tanıtan 9 bölümlük 'Likya Yolu' belgeseli yine Bankanın desteğiyle hazırlandı.

Bir ayı aşkın bir sürede bölgede yürüyen Türk ve yabancılardan oluşan ekibin çektiği belgesel zaman içinde bir yolculuğa çıkarak izleyenlere, Likya kentlerinin günlük yaşantlarını, kültürlerini ve bölgedeki doğal güzellikleri aktarıyor. Likyalılar olarak tanınan ve bu bölgeye yerleşen ilk halklar başlangıçta Hititler'den etkilenmiş, daha sonra Likya halk kültürü, sırasıyla Yunan, Pers ve Roma kültürlerinin de etkisi altında kalmış.

Likya Yolu'nu gezerken bağımsız anıt mezarlar, tepeleri süsleyen antik şehir surları ve bu surları birbirine bağlayan yollar, halk hamamları, halk çeşmeleri, tiyatrolar ve anıtmezarlara rastlanır. Aynı zamanda bir doğa harikası olan Likya Yolu aynı zamanda bir orman denizidir. Çeşitli ağaçlar, çiçeklerle bezeli patikalar, mevsimsel sığ göletler ve yaylalarıyla, ihtişamlı bir doğal bitki örtüsüne sahip olan Likya yolunda aynı zenginlikte yöresel hayvanlara da rastlanır.

Tarihsel kaynaklarda antik Likya’nın bilinen 45 Site Devletini birbirine bağlayan patikaların oluşturduğu bir ulaşım sistemi olarak anlatılır. Toros Dağlarının zengin flora ve faunası ile çam ormanlarının denizle birleşen büyüleyici görüntüsü, yol boyunca karşınıza çıkan antik yerleşimlerin kalıntılarıyla süslüdür.

Yürüyüş rotasında dağların üzerinde yer alan köylerin güler yüzlü, konuksever insanları ve ilginç kültür değerleri yorgunluğunuzu unutturarak sizi başka bir yaşamın güzellikleri ile tanıştırıyor.

Yaklaşık 10.000 bitki türünün bulunduğu Akdeniz – Toros faunasında birbirinden ilginç çiçekler, ağaçlar ve endemik örnekler, Likya Yolunun yürüyüşçülerine adeta bir doğa müzesini keşfetmenin mutluluğunu yaşatıyor. Likya Yolu son yılların popüler alternatif turizm etkinliği olarak Fethiye’den dünyaya açılıyor.

Likya Yolunda yürüyüşe, Fethiye Kaya mezarlarından başlayarak, Kaya Köyü ve çevresinin ardından, Ovacık Köyü’nden, Babadağ’ın 1975 mt yüksekliğindeki zirvesine ve oradan da Faralya (Uzunyurt) Köyüne 100 er mt aralıklarla yerleştirilen yön levhalarını izleyerek ulaşıyorsunuz. Özellikle yürüyüşün ilk bölümündeki dağ yolunun koşullarına uygun botlar ve yürüyüş malzemesinin kullanılması, yiyecek ve su kaynaklarına ulaşıncaya kadar yetecek su tedariki gerekiyor.

Faralya’dan sonraki bölüm, yine yön levhalarının yardımıyla orman yolunda ve daha kolay bir zeminde gerçekleşiyor. Su ve yiyecek konusunda da bir sorununuz yok. Kabak Koyunda verilecek bir yüzme molasının keyfi bir başka... Yol boyunca uğrayacağınız Sydma, Pınara, Letoon ve Xanthos antik kentleri, tarih ve arkeoloji meraklıları için gizemli Likya’yı örnekleyen yerleşimler olacak ve büyüleneceksiniz. 18 km uzunluğundaki Patara’da kumsalı ve antik kenti geçtikten sonra, Kalkan ve Kaş’ta mola vererek dinlenebilirsiniz.

Likya Yolunda yürüyüş turlarının rotası, binlerce yıl önce Likya Federe Birliğini oluşturan Site Devletlerinin birbiri ile iletişimini sağlayan patikalar zinciri üzerinde yer alıyor. Bir başka deyişle, bu yolda yürümek tarihin derinlikleri ile günümüz arasında oluşturulan bir zaman tünelinde yürüyüşe benziyor.

Paylaş
Su Altı Dalışı

Dalaman Havalimanı’ndan Ulaşım

Fethiye’ye en yakın havalimanı olan Dalaman Havalimanı, Fethiye merkezine 30 dakikalık mesafede yer alıyor. Türk Hava Yolları, Pegasus ve Onur Air ile haftanın her günü İstanbul Havalimanı ve İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan 1 saat 15 dakikalık direkt uçuşlarla Dalaman Havalimanı’na gidebilirsiniz.

Dalaman Havalimanı’ndan Dalaman merkezine gelip buradan 30 dakikada bir Fethiye’ye hareket eden otobüslerle Fethiye’ye gelebilirsiniz. Ayrıca Dalaman Havalimanı’ndan Havaş servisleriyle, araç kiralayarak veya taksi ile Fethiye’ye ulaşabilirsiniz.

Batı Antalya firmasına ait otobüsler Fethiye-Antalya arasında sefer yapıyor. Kemer’inde içinde bulunduğu sahil yolunu kullanıyor. Ayrıca Ulusoy, Metro, Pamukkale gibi otobüs firmalarının da seferleri var.

Likya Yolu - Trekking

Garanti Bankası tarafından düzenlenen, konuları çevre, eğitim, spor ve endüstriyel tasarım olan "Yarına Dört Işık" adlı bir proje yarışmasında, çevre dalında birinciliği , Kate Clow’un Türkiye'nin planlanmış ilk uzun mesafe yolu olan "Fethiye'den Antalya'ya Likya Yolu" projesi aldı. Bankanın destek verdiği bu projenin hayata geçirilmesi kapsamında işaretleme çalışmaları yapıldı.

Fethiye'den Antalya'ya kadar tüm parkurları tanıtan 9 bölümlük 'Likya Yolu' belgeseli yine Bankanın desteğiyle hazırlandı.

Bir ayı aşkın bir sürede bölgede yürüyen Türk ve yabancılardan oluşan ekibin çektiği belgesel zaman içinde bir yolculuğa çıkarak izleyenlere, Likya kentlerinin günlük yaşantlarını, kültürlerini ve bölgedeki doğal güzellikleri aktarıyor. Likyalılar olarak tanınan ve bu bölgeye yerleşen ilk halklar başlangıçta Hititler'den etkilenmiş, daha sonra Likya halk kültürü, sırasıyla Yunan, Pers ve Roma kültürlerinin de etkisi altında kalmış.

Likya Yolu'nu gezerken bağımsız anıt mezarlar, tepeleri süsleyen antik şehir surları ve bu surları birbirine bağlayan yollar, halk hamamları, halk çeşmeleri, tiyatrolar ve anıtmezarlara rastlanır. Aynı zamanda bir doğa harikası olan Likya Yolu aynı zamanda bir orman denizidir. Çeşitli ağaçlar, çiçeklerle bezeli patikalar, mevsimsel sığ göletler ve yaylalarıyla, ihtişamlı bir doğal bitki örtüsüne sahip olan Likya yolunda aynı zenginlikte yöresel hayvanlara da rastlanır.

Tarihsel kaynaklarda antik Likya’nın bilinen 45 Site Devletini birbirine bağlayan patikaların oluşturduğu bir ulaşım sistemi olarak anlatılır. Toros Dağlarının zengin flora ve faunası ile çam ormanlarının denizle birleşen büyüleyici görüntüsü, yol boyunca karşınıza çıkan antik yerleşimlerin kalıntılarıyla süslüdür.

Yürüyüş rotasında dağların üzerinde yer alan köylerin güler yüzlü, konuksever insanları ve ilginç kültür değerleri yorgunluğunuzu unutturarak sizi başka bir yaşamın güzellikleri ile tanıştırıyor.

Yaklaşık 10.000 bitki türünün bulunduğu Akdeniz – Toros faunasında birbirinden ilginç çiçekler, ağaçlar ve endemik örnekler, Likya Yolunun yürüyüşçülerine adeta bir doğa müzesini keşfetmenin mutluluğunu yaşatıyor. Likya Yolu son yılların popüler alternatif turizm etkinliği olarak Fethiye’den dünyaya açılıyor.

Likya Yolunda yürüyüşe, Fethiye Kaya mezarlarından başlayarak, Kaya Köyü ve çevresinin ardından, Ovacık Köyü’nden, Babadağ’ın 1975 mt yüksekliğindeki zirvesine ve oradan da Faralya (Uzunyurt) Köyüne 100 er mt aralıklarla yerleştirilen yön levhalarını izleyerek ulaşıyorsunuz. Özellikle yürüyüşün ilk bölümündeki dağ yolunun koşullarına uygun botlar ve yürüyüş malzemesinin kullanılması, yiyecek ve su kaynaklarına ulaşıncaya kadar yetecek su tedariki gerekiyor.

Faralya’dan sonraki bölüm, yine yön levhalarının yardımıyla orman yolunda ve daha kolay bir zeminde gerçekleşiyor. Su ve yiyecek konusunda da bir sorununuz yok. Kabak Koyunda verilecek bir yüzme molasının keyfi bir başka... Yol boyunca uğrayacağınız Sydma, Pınara, Letoon ve Xanthos antik kentleri, tarih ve arkeoloji meraklıları için gizemli Likya’yı örnekleyen yerleşimler olacak ve büyüleneceksiniz. 18 km uzunluğundaki Patara’da kumsalı ve antik kenti geçtikten sonra, Kalkan ve Kaş’ta mola vererek dinlenebilirsiniz.

Likya Yolunda yürüyüş turlarının rotası, binlerce yıl önce Likya Federe Birliğini oluşturan Site Devletlerinin birbiri ile iletişimini sağlayan patikalar zinciri üzerinde yer alıyor. Bir başka deyişle, bu yolda yürümek tarihin derinlikleri ile günümüz arasında oluşturulan bir zaman tünelinde yürüyüşe benziyor.

Yamaç Paraşütü

Garanti Bankası tarafından düzenlenen, konuları çevre, eğitim, spor ve endüstriyel tasarım olan "Yarına Dört Işık" adlı bir proje yarışmasında, çevre dalında birinciliği , Kate Clow’un Türkiye'nin planlanmış ilk uzun mesafe yolu olan "Fethiye'den Antalya'ya Likya Yolu" projesi aldı. Bankanın destek verdiği bu projenin hayata geçirilmesi kapsamında işaretleme çalışmaları yapıldı.

Fethiye'den Antalya'ya kadar tüm parkurları tanıtan 9 bölümlük 'Likya Yolu' belgeseli yine Bankanın desteğiyle hazırlandı.

Bir ayı aşkın bir sürede bölgede yürüyen Türk ve yabancılardan oluşan ekibin çektiği belgesel zaman içinde bir yolculuğa çıkarak izleyenlere, Likya kentlerinin günlük yaşantlarını, kültürlerini ve bölgedeki doğal güzellikleri aktarıyor. Likyalılar olarak tanınan ve bu bölgeye yerleşen ilk halklar başlangıçta Hititler'den etkilenmiş, daha sonra Likya halk kültürü, sırasıyla Yunan, Pers ve Roma kültürlerinin de etkisi altında kalmış.

Likya Yolu'nu gezerken bağımsız anıt mezarlar, tepeleri süsleyen antik şehir surları ve bu surları birbirine bağlayan yollar, halk hamamları, halk çeşmeleri, tiyatrolar ve anıtmezarlara rastlanır. Aynı zamanda bir doğa harikası olan Likya Yolu aynı zamanda bir orman denizidir. Çeşitli ağaçlar, çiçeklerle bezeli patikalar, mevsimsel sığ göletler ve yaylalarıyla, ihtişamlı bir doğal bitki örtüsüne sahip olan Likya yolunda aynı zenginlikte yöresel hayvanlara da rastlanır.

Tarihsel kaynaklarda antik Likya’nın bilinen 45 Site Devletini birbirine bağlayan patikaların oluşturduğu bir ulaşım sistemi olarak anlatılır. Toros Dağlarının zengin flora ve faunası ile çam ormanlarının denizle birleşen büyüleyici görüntüsü, yol boyunca karşınıza çıkan antik yerleşimlerin kalıntılarıyla süslüdür.

Yürüyüş rotasında dağların üzerinde yer alan köylerin güler yüzlü, konuksever insanları ve ilginç kültür değerleri yorgunluğunuzu unutturarak sizi başka bir yaşamın güzellikleri ile tanıştırıyor.

Yaklaşık 10.000 bitki türünün bulunduğu Akdeniz – Toros faunasında birbirinden ilginç çiçekler, ağaçlar ve endemik örnekler, Likya Yolunun yürüyüşçülerine adeta bir doğa müzesini keşfetmenin mutluluğunu yaşatıyor. Likya Yolu son yılların popüler alternatif turizm etkinliği olarak Fethiye’den dünyaya açılıyor.

Likya Yolunda yürüyüşe, Fethiye Kaya mezarlarından başlayarak, Kaya Köyü ve çevresinin ardından, Ovacık Köyü’nden, Babadağ’ın 1975 mt yüksekliğindeki zirvesine ve oradan da Faralya (Uzunyurt) Köyüne 100 er mt aralıklarla yerleştirilen yön levhalarını izleyerek ulaşıyorsunuz. Özellikle yürüyüşün ilk bölümündeki dağ yolunun koşullarına uygun botlar ve yürüyüş malzemesinin kullanılması, yiyecek ve su kaynaklarına ulaşıncaya kadar yetecek su tedariki gerekiyor.

Faralya’dan sonraki bölüm, yine yön levhalarının yardımıyla orman yolunda ve daha kolay bir zeminde gerçekleşiyor. Su ve yiyecek konusunda da bir sorununuz yok. Kabak Koyunda verilecek bir yüzme molasının keyfi bir başka... Yol boyunca uğrayacağınız Sydma, Pınara, Letoon ve Xanthos antik kentleri, tarih ve arkeoloji meraklıları için gizemli Likya’yı örnekleyen yerleşimler olacak ve büyüleneceksiniz. 18 km uzunluğundaki Patara’da kumsalı ve antik kenti geçtikten sonra, Kalkan ve Kaş’ta mola vererek dinlenebilirsiniz.

Likya Yolunda yürüyüş turlarının rotası, binlerce yıl önce Likya Federe Birliğini oluşturan Site Devletlerinin birbiri ile iletişimini sağlayan patikalar zinciri üzerinde yer alıyor. Bir başka deyişle, bu yolda yürümek tarihin derinlikleri ile günümüz arasında oluşturulan bir zaman tünelinde yürüyüşe benziyor.

Kürek Sporu

Garanti Bankası tarafından düzenlenen, konuları çevre, eğitim, spor ve endüstriyel tasarım olan "Yarına Dört Işık" adlı bir proje yarışmasında, çevre dalında birinciliği , Kate Clow’un Türkiye'nin planlanmış ilk uzun mesafe yolu olan "Fethiye'den Antalya'ya Likya Yolu" projesi aldı. Bankanın destek verdiği bu projenin hayata geçirilmesi kapsamında işaretleme çalışmaları yapıldı.

Fethiye'den Antalya'ya kadar tüm parkurları tanıtan 9 bölümlük 'Likya Yolu' belgeseli yine Bankanın desteğiyle hazırlandı.

Bir ayı aşkın bir sürede bölgede yürüyen Türk ve yabancılardan oluşan ekibin çektiği belgesel zaman içinde bir yolculuğa çıkarak izleyenlere, Likya kentlerinin günlük yaşantlarını, kültürlerini ve bölgedeki doğal güzellikleri aktarıyor. Likyalılar olarak tanınan ve bu bölgeye yerleşen ilk halklar başlangıçta Hititler'den etkilenmiş, daha sonra Likya halk kültürü, sırasıyla Yunan, Pers ve Roma kültürlerinin de etkisi altında kalmış.

Likya Yolu'nu gezerken bağımsız anıt mezarlar, tepeleri süsleyen antik şehir surları ve bu surları birbirine bağlayan yollar, halk hamamları, halk çeşmeleri, tiyatrolar ve anıtmezarlara rastlanır. Aynı zamanda bir doğa harikası olan Likya Yolu aynı zamanda bir orman denizidir. Çeşitli ağaçlar, çiçeklerle bezeli patikalar, mevsimsel sığ göletler ve yaylalarıyla, ihtişamlı bir doğal bitki örtüsüne sahip olan Likya yolunda aynı zenginlikte yöresel hayvanlara da rastlanır.

Tarihsel kaynaklarda antik Likya’nın bilinen 45 Site Devletini birbirine bağlayan patikaların oluşturduğu bir ulaşım sistemi olarak anlatılır. Toros Dağlarının zengin flora ve faunası ile çam ormanlarının denizle birleşen büyüleyici görüntüsü, yol boyunca karşınıza çıkan antik yerleşimlerin kalıntılarıyla süslüdür.

Yürüyüş rotasında dağların üzerinde yer alan köylerin güler yüzlü, konuksever insanları ve ilginç kültür değerleri yorgunluğunuzu unutturarak sizi başka bir yaşamın güzellikleri ile tanıştırıyor.

Yaklaşık 10.000 bitki türünün bulunduğu Akdeniz – Toros faunasında birbirinden ilginç çiçekler, ağaçlar ve endemik örnekler, Likya Yolunun yürüyüşçülerine adeta bir doğa müzesini keşfetmenin mutluluğunu yaşatıyor. Likya Yolu son yılların popüler alternatif turizm etkinliği olarak Fethiye’den dünyaya açılıyor.

Likya Yolunda yürüyüşe, Fethiye Kaya mezarlarından başlayarak, Kaya Köyü ve çevresinin ardından, Ovacık Köyü’nden, Babadağ’ın 1975 mt yüksekliğindeki zirvesine ve oradan da Faralya (Uzunyurt) Köyüne 100 er mt aralıklarla yerleştirilen yön levhalarını izleyerek ulaşıyorsunuz. Özellikle yürüyüşün ilk bölümündeki dağ yolunun koşullarına uygun botlar ve yürüyüş malzemesinin kullanılması, yiyecek ve su kaynaklarına ulaşıncaya kadar yetecek su tedariki gerekiyor.

Faralya’dan sonraki bölüm, yine yön levhalarının yardımıyla orman yolunda ve daha kolay bir zeminde gerçekleşiyor. Su ve yiyecek konusunda da bir sorununuz yok. Kabak Koyunda verilecek bir yüzme molasının keyfi bir başka... Yol boyunca uğrayacağınız Sydma, Pınara, Letoon ve Xanthos antik kentleri, tarih ve arkeoloji meraklıları için gizemli Likya’yı örnekleyen yerleşimler olacak ve büyüleneceksiniz. 18 km uzunluğundaki Patara’da kumsalı ve antik kenti geçtikten sonra, Kalkan ve Kaş’ta mola vererek dinlenebilirsiniz.

Likya Yolunda yürüyüş turlarının rotası, binlerce yıl önce Likya Federe Birliğini oluşturan Site Devletlerinin birbiri ile iletişimini sağlayan patikalar zinciri üzerinde yer alıyor. Bir başka deyişle, bu yolda yürümek tarihin derinlikleri ile günümüz arasında oluşturulan bir zaman tünelinde yürüyüşe benziyor.

Rüzgar Sörfü

Garanti Bankası tarafından düzenlenen, konuları çevre, eğitim, spor ve endüstriyel tasarım olan "Yarına Dört Işık" adlı bir proje yarışmasında, çevre dalında birinciliği , Kate Clow’un Türkiye'nin planlanmış ilk uzun mesafe yolu olan "Fethiye'den Antalya'ya Likya Yolu" projesi aldı. Bankanın destek verdiği bu projenin hayata geçirilmesi kapsamında işaretleme çalışmaları yapıldı.

Fethiye'den Antalya'ya kadar tüm parkurları tanıtan 9 bölümlük 'Likya Yolu' belgeseli yine Bankanın desteğiyle hazırlandı.

Bir ayı aşkın bir sürede bölgede yürüyen Türk ve yabancılardan oluşan ekibin çektiği belgesel zaman içinde bir yolculuğa çıkarak izleyenlere, Likya kentlerinin günlük yaşantlarını, kültürlerini ve bölgedeki doğal güzellikleri aktarıyor. Likyalılar olarak tanınan ve bu bölgeye yerleşen ilk halklar başlangıçta Hititler'den etkilenmiş, daha sonra Likya halk kültürü, sırasıyla Yunan, Pers ve Roma kültürlerinin de etkisi altında kalmış.

Likya Yolu'nu gezerken bağımsız anıt mezarlar, tepeleri süsleyen antik şehir surları ve bu surları birbirine bağlayan yollar, halk hamamları, halk çeşmeleri, tiyatrolar ve anıtmezarlara rastlanır. Aynı zamanda bir doğa harikası olan Likya Yolu aynı zamanda bir orman denizidir. Çeşitli ağaçlar, çiçeklerle bezeli patikalar, mevsimsel sığ göletler ve yaylalarıyla, ihtişamlı bir doğal bitki örtüsüne sahip olan Likya yolunda aynı zenginlikte yöresel hayvanlara da rastlanır.

Tarihsel kaynaklarda antik Likya’nın bilinen 45 Site Devletini birbirine bağlayan patikaların oluşturduğu bir ulaşım sistemi olarak anlatılır. Toros Dağlarının zengin flora ve faunası ile çam ormanlarının denizle birleşen büyüleyici görüntüsü, yol boyunca karşınıza çıkan antik yerleşimlerin kalıntılarıyla süslüdür.

Yürüyüş rotasında dağların üzerinde yer alan köylerin güler yüzlü, konuksever insanları ve ilginç kültür değerleri yorgunluğunuzu unutturarak sizi başka bir yaşamın güzellikleri ile tanıştırıyor.

Yaklaşık 10.000 bitki türünün bulunduğu Akdeniz – Toros faunasında birbirinden ilginç çiçekler, ağaçlar ve endemik örnekler, Likya Yolunun yürüyüşçülerine adeta bir doğa müzesini keşfetmenin mutluluğunu yaşatıyor. Likya Yolu son yılların popüler alternatif turizm etkinliği olarak Fethiye’den dünyaya açılıyor.

Likya Yolunda yürüyüşe, Fethiye Kaya mezarlarından başlayarak, Kaya Köyü ve çevresinin ardından, Ovacık Köyü’nden, Babadağ’ın 1975 mt yüksekliğindeki zirvesine ve oradan da Faralya (Uzunyurt) Köyüne 100 er mt aralıklarla yerleştirilen yön levhalarını izleyerek ulaşıyorsunuz. Özellikle yürüyüşün ilk bölümündeki dağ yolunun koşullarına uygun botlar ve yürüyüş malzemesinin kullanılması, yiyecek ve su kaynaklarına ulaşıncaya kadar yetecek su tedariki gerekiyor.

Faralya’dan sonraki bölüm, yine yön levhalarının yardımıyla orman yolunda ve daha kolay bir zeminde gerçekleşiyor. Su ve yiyecek konusunda da bir sorununuz yok. Kabak Koyunda verilecek bir yüzme molasının keyfi bir başka... Yol boyunca uğrayacağınız Sydma, Pınara, Letoon ve Xanthos antik kentleri, tarih ve arkeoloji meraklıları için gizemli Likya’yı örnekleyen yerleşimler olacak ve büyüleneceksiniz. 18 km uzunluğundaki Patara’da kumsalı ve antik kenti geçtikten sonra, Kalkan ve Kaş’ta mola vererek dinlenebilirsiniz.

Likya Yolunda yürüyüş turlarının rotası, binlerce yıl önce Likya Federe Birliğini oluşturan Site Devletlerinin birbiri ile iletişimini sağlayan patikalar zinciri üzerinde yer alıyor. Bir başka deyişle, bu yolda yürümek tarihin derinlikleri ile günümüz arasında oluşturulan bir zaman tünelinde yürüyüşe benziyor.

Binicilik

Garanti Bankası tarafından düzenlenen, konuları çevre, eğitim, spor ve endüstriyel tasarım olan "Yarına Dört Işık" adlı bir proje yarışmasında, çevre dalında birinciliği , Kate Clow’un Türkiye'nin planlanmış ilk uzun mesafe yolu olan "Fethiye'den Antalya'ya Likya Yolu" projesi aldı. Bankanın destek verdiği bu projenin hayata geçirilmesi kapsamında işaretleme çalışmaları yapıldı.

Fethiye'den Antalya'ya kadar tüm parkurları tanıtan 9 bölümlük 'Likya Yolu' belgeseli yine Bankanın desteğiyle hazırlandı.

Bir ayı aşkın bir sürede bölgede yürüyen Türk ve yabancılardan oluşan ekibin çektiği belgesel zaman içinde bir yolculuğa çıkarak izleyenlere, Likya kentlerinin günlük yaşantlarını, kültürlerini ve bölgedeki doğal güzellikleri aktarıyor. Likyalılar olarak tanınan ve bu bölgeye yerleşen ilk halklar başlangıçta Hititler'den etkilenmiş, daha sonra Likya halk kültürü, sırasıyla Yunan, Pers ve Roma kültürlerinin de etkisi altında kalmış.

Likya Yolu'nu gezerken bağımsız anıt mezarlar, tepeleri süsleyen antik şehir surları ve bu surları birbirine bağlayan yollar, halk hamamları, halk çeşmeleri, tiyatrolar ve anıtmezarlara rastlanır. Aynı zamanda bir doğa harikası olan Likya Yolu aynı zamanda bir orman denizidir. Çeşitli ağaçlar, çiçeklerle bezeli patikalar, mevsimsel sığ göletler ve yaylalarıyla, ihtişamlı bir doğal bitki örtüsüne sahip olan Likya yolunda aynı zenginlikte yöresel hayvanlara da rastlanır.

Tarihsel kaynaklarda antik Likya’nın bilinen 45 Site Devletini birbirine bağlayan patikaların oluşturduğu bir ulaşım sistemi olarak anlatılır. Toros Dağlarının zengin flora ve faunası ile çam ormanlarının denizle birleşen büyüleyici görüntüsü, yol boyunca karşınıza çıkan antik yerleşimlerin kalıntılarıyla süslüdür.

Yürüyüş rotasında dağların üzerinde yer alan köylerin güler yüzlü, konuksever insanları ve ilginç kültür değerleri yorgunluğunuzu unutturarak sizi başka bir yaşamın güzellikleri ile tanıştırıyor.

Yaklaşık 10.000 bitki türünün bulunduğu Akdeniz – Toros faunasında birbirinden ilginç çiçekler, ağaçlar ve endemik örnekler, Likya Yolunun yürüyüşçülerine adeta bir doğa müzesini keşfetmenin mutluluğunu yaşatıyor. Likya Yolu son yılların popüler alternatif turizm etkinliği olarak Fethiye’den dünyaya açılıyor.

Likya Yolunda yürüyüşe, Fethiye Kaya mezarlarından başlayarak, Kaya Köyü ve çevresinin ardından, Ovacık Köyü’nden, Babadağ’ın 1975 mt yüksekliğindeki zirvesine ve oradan da Faralya (Uzunyurt) Köyüne 100 er mt aralıklarla yerleştirilen yön levhalarını izleyerek ulaşıyorsunuz. Özellikle yürüyüşün ilk bölümündeki dağ yolunun koşullarına uygun botlar ve yürüyüş malzemesinin kullanılması, yiyecek ve su kaynaklarına ulaşıncaya kadar yetecek su tedariki gerekiyor.

Faralya’dan sonraki bölüm, yine yön levhalarının yardımıyla orman yolunda ve daha kolay bir zeminde gerçekleşiyor. Su ve yiyecek konusunda da bir sorununuz yok. Kabak Koyunda verilecek bir yüzme molasının keyfi bir başka... Yol boyunca uğrayacağınız Sydma, Pınara, Letoon ve Xanthos antik kentleri, tarih ve arkeoloji meraklıları için gizemli Likya’yı örnekleyen yerleşimler olacak ve büyüleneceksiniz. 18 km uzunluğundaki Patara’da kumsalı ve antik kenti geçtikten sonra, Kalkan ve Kaş’ta mola vererek dinlenebilirsiniz.

Likya Yolunda yürüyüş turlarının rotası, binlerce yıl önce Likya Federe Birliğini oluşturan Site Devletlerinin birbiri ile iletişimini sağlayan patikalar zinciri üzerinde yer alıyor. Bir başka deyişle, bu yolda yürümek tarihin derinlikleri ile günümüz arasında oluşturulan bir zaman tünelinde yürüyüşe benziyor.

Jeep Safari

Garanti Bankası tarafından düzenlenen, konuları çevre, eğitim, spor ve endüstriyel tasarım olan "Yarına Dört Işık" adlı bir proje yarışmasında, çevre dalında birinciliği , Kate Clow’un Türkiye'nin planlanmış ilk uzun mesafe yolu olan "Fethiye'den Antalya'ya Likya Yolu" projesi aldı. Bankanın destek verdiği bu projenin hayata geçirilmesi kapsamında işaretleme çalışmaları yapıldı.

Fethiye'den Antalya'ya kadar tüm parkurları tanıtan 9 bölümlük 'Likya Yolu' belgeseli yine Bankanın desteğiyle hazırlandı.

Bir ayı aşkın bir sürede bölgede yürüyen Türk ve yabancılardan oluşan ekibin çektiği belgesel zaman içinde bir yolculuğa çıkarak izleyenlere, Likya kentlerinin günlük yaşantlarını, kültürlerini ve bölgedeki doğal güzellikleri aktarıyor. Likyalılar olarak tanınan ve bu bölgeye yerleşen ilk halklar başlangıçta Hititler'den etkilenmiş, daha sonra Likya halk kültürü, sırasıyla Yunan, Pers ve Roma kültürlerinin de etkisi altında kalmış.

Likya Yolu'nu gezerken bağımsız anıt mezarlar, tepeleri süsleyen antik şehir surları ve bu surları birbirine bağlayan yollar, halk hamamları, halk çeşmeleri, tiyatrolar ve anıtmezarlara rastlanır. Aynı zamanda bir doğa harikası olan Likya Yolu aynı zamanda bir orman denizidir. Çeşitli ağaçlar, çiçeklerle bezeli patikalar, mevsimsel sığ göletler ve yaylalarıyla, ihtişamlı bir doğal bitki örtüsüne sahip olan Likya yolunda aynı zenginlikte yöresel hayvanlara da rastlanır.

Tarihsel kaynaklarda antik Likya’nın bilinen 45 Site Devletini birbirine bağlayan patikaların oluşturduğu bir ulaşım sistemi olarak anlatılır. Toros Dağlarının zengin flora ve faunası ile çam ormanlarının denizle birleşen büyüleyici görüntüsü, yol boyunca karşınıza çıkan antik yerleşimlerin kalıntılarıyla süslüdür.

Yürüyüş rotasında dağların üzerinde yer alan köylerin güler yüzlü, konuksever insanları ve ilginç kültür değerleri yorgunluğunuzu unutturarak sizi başka bir yaşamın güzellikleri ile tanıştırıyor.

Yaklaşık 10.000 bitki türünün bulunduğu Akdeniz – Toros faunasında birbirinden ilginç çiçekler, ağaçlar ve endemik örnekler, Likya Yolunun yürüyüşçülerine adeta bir doğa müzesini keşfetmenin mutluluğunu yaşatıyor. Likya Yolu son yılların popüler alternatif turizm etkinliği olarak Fethiye’den dünyaya açılıyor.

Likya Yolunda yürüyüşe, Fethiye Kaya mezarlarından başlayarak, Kaya Köyü ve çevresinin ardından, Ovacık Köyü’nden, Babadağ’ın 1975 mt yüksekliğindeki zirvesine ve oradan da Faralya (Uzunyurt) Köyüne 100 er mt aralıklarla yerleştirilen yön levhalarını izleyerek ulaşıyorsunuz. Özellikle yürüyüşün ilk bölümündeki dağ yolunun koşullarına uygun botlar ve yürüyüş malzemesinin kullanılması, yiyecek ve su kaynaklarına ulaşıncaya kadar yetecek su tedariki gerekiyor.

Faralya’dan sonraki bölüm, yine yön levhalarının yardımıyla orman yolunda ve daha kolay bir zeminde gerçekleşiyor. Su ve yiyecek konusunda da bir sorununuz yok. Kabak Koyunda verilecek bir yüzme molasının keyfi bir başka... Yol boyunca uğrayacağınız Sydma, Pınara, Letoon ve Xanthos antik kentleri, tarih ve arkeoloji meraklıları için gizemli Likya’yı örnekleyen yerleşimler olacak ve büyüleneceksiniz. 18 km uzunluğundaki Patara’da kumsalı ve antik kenti geçtikten sonra, Kalkan ve Kaş’ta mola vererek dinlenebilirsiniz.

Likya Yolunda yürüyüş turlarının rotası, binlerce yıl önce Likya Federe Birliğini oluşturan Site Devletlerinin birbiri ile iletişimini sağlayan patikalar zinciri üzerinde yer alıyor. Bir başka deyişle, bu yolda yürümek tarihin derinlikleri ile günümüz arasında oluşturulan bir zaman tünelinde yürüyüşe benziyor.

Kamyon Safari

Garanti Bankası tarafından düzenlenen, konuları çevre, eğitim, spor ve endüstriyel tasarım olan "Yarına Dört Işık" adlı bir proje yarışmasında, çevre dalında birinciliği , Kate Clow’un Türkiye'nin planlanmış ilk uzun mesafe yolu olan "Fethiye'den Antalya'ya Likya Yolu" projesi aldı. Bankanın destek verdiği bu projenin hayata geçirilmesi kapsamında işaretleme çalışmaları yapıldı.

Fethiye'den Antalya'ya kadar tüm parkurları tanıtan 9 bölümlük 'Likya Yolu' belgeseli yine Bankanın desteğiyle hazırlandı.

Bir ayı aşkın bir sürede bölgede yürüyen Türk ve yabancılardan oluşan ekibin çektiği belgesel zaman içinde bir yolculuğa çıkarak izleyenlere, Likya kentlerinin günlük yaşantlarını, kültürlerini ve bölgedeki doğal güzellikleri aktarıyor. Likyalılar olarak tanınan ve bu bölgeye yerleşen ilk halklar başlangıçta Hititler'den etkilenmiş, daha sonra Likya halk kültürü, sırasıyla Yunan, Pers ve Roma kültürlerinin de etkisi altında kalmış.

Likya Yolu'nu gezerken bağımsız anıt mezarlar, tepeleri süsleyen antik şehir surları ve bu surları birbirine bağlayan yollar, halk hamamları, halk çeşmeleri, tiyatrolar ve anıtmezarlara rastlanır. Aynı zamanda bir doğa harikası olan Likya Yolu aynı zamanda bir orman denizidir. Çeşitli ağaçlar, çiçeklerle bezeli patikalar, mevsimsel sığ göletler ve yaylalarıyla, ihtişamlı bir doğal bitki örtüsüne sahip olan Likya yolunda aynı zenginlikte yöresel hayvanlara da rastlanır.

Tarihsel kaynaklarda antik Likya’nın bilinen 45 Site Devletini birbirine bağlayan patikaların oluşturduğu bir ulaşım sistemi olarak anlatılır. Toros Dağlarının zengin flora ve faunası ile çam ormanlarının denizle birleşen büyüleyici görüntüsü, yol boyunca karşınıza çıkan antik yerleşimlerin kalıntılarıyla süslüdür.

Yürüyüş rotasında dağların üzerinde yer alan köylerin güler yüzlü, konuksever insanları ve ilginç kültür değerleri yorgunluğunuzu unutturarak sizi başka bir yaşamın güzellikleri ile tanıştırıyor.

Yaklaşık 10.000 bitki türünün bulunduğu Akdeniz – Toros faunasında birbirinden ilginç çiçekler, ağaçlar ve endemik örnekler, Likya Yolunun yürüyüşçülerine adeta bir doğa müzesini keşfetmenin mutluluğunu yaşatıyor. Likya Yolu son yılların popüler alternatif turizm etkinliği olarak Fethiye’den dünyaya açılıyor.

Likya Yolunda yürüyüşe, Fethiye Kaya mezarlarından başlayarak, Kaya Köyü ve çevresinin ardından, Ovacık Köyü’nden, Babadağ’ın 1975 mt yüksekliğindeki zirvesine ve oradan da Faralya (Uzunyurt) Köyüne 100 er mt aralıklarla yerleştirilen yön levhalarını izleyerek ulaşıyorsunuz. Özellikle yürüyüşün ilk bölümündeki dağ yolunun koşullarına uygun botlar ve yürüyüş malzemesinin kullanılması, yiyecek ve su kaynaklarına ulaşıncaya kadar yetecek su tedariki gerekiyor.

Faralya’dan sonraki bölüm, yine yön levhalarının yardımıyla orman yolunda ve daha kolay bir zeminde gerçekleşiyor. Su ve yiyecek konusunda da bir sorununuz yok. Kabak Koyunda verilecek bir yüzme molasının keyfi bir başka... Yol boyunca uğrayacağınız Sydma, Pınara, Letoon ve Xanthos antik kentleri, tarih ve arkeoloji meraklıları için gizemli Likya’yı örnekleyen yerleşimler olacak ve büyüleneceksiniz. 18 km uzunluğundaki Patara’da kumsalı ve antik kenti geçtikten sonra, Kalkan ve Kaş’ta mola vererek dinlenebilirsiniz.

Likya Yolunda yürüyüş turlarının rotası, binlerce yıl önce Likya Federe Birliğini oluşturan Site Devletlerinin birbiri ile iletişimini sağlayan patikalar zinciri üzerinde yer alıyor. Bir başka deyişle, bu yolda yürümek tarihin derinlikleri ile günümüz arasında oluşturulan bir zaman tünelinde yürüyüşe benziyor.

Kaya Sanat Kampı

Garanti Bankası tarafından düzenlenen, konuları çevre, eğitim, spor ve endüstriyel tasarım olan "Yarına Dört Işık" adlı bir proje yarışmasında, çevre dalında birinciliği , Kate Clow’un Türkiye'nin planlanmış ilk uzun mesafe yolu olan "Fethiye'den Antalya'ya Likya Yolu" projesi aldı. Bankanın destek verdiği bu projenin hayata geçirilmesi kapsamında işaretleme çalışmaları yapıldı.

Fethiye'den Antalya'ya kadar tüm parkurları tanıtan 9 bölümlük 'Likya Yolu' belgeseli yine Bankanın desteğiyle hazırlandı.

Bir ayı aşkın bir sürede bölgede yürüyen Türk ve yabancılardan oluşan ekibin çektiği belgesel zaman içinde bir yolculuğa çıkarak izleyenlere, Likya kentlerinin günlük yaşantlarını, kültürlerini ve bölgedeki doğal güzellikleri aktarıyor. Likyalılar olarak tanınan ve bu bölgeye yerleşen ilk halklar başlangıçta Hititler'den etkilenmiş, daha sonra Likya halk kültürü, sırasıyla Yunan, Pers ve Roma kültürlerinin de etkisi altında kalmış.

Likya Yolu'nu gezerken bağımsız anıt mezarlar, tepeleri süsleyen antik şehir surları ve bu surları birbirine bağlayan yollar, halk hamamları, halk çeşmeleri, tiyatrolar ve anıtmezarlara rastlanır. Aynı zamanda bir doğa harikası olan Likya Yolu aynı zamanda bir orman denizidir. Çeşitli ağaçlar, çiçeklerle bezeli patikalar, mevsimsel sığ göletler ve yaylalarıyla, ihtişamlı bir doğal bitki örtüsüne sahip olan Likya yolunda aynı zenginlikte yöresel hayvanlara da rastlanır.

Tarihsel kaynaklarda antik Likya’nın bilinen 45 Site Devletini birbirine bağlayan patikaların oluşturduğu bir ulaşım sistemi olarak anlatılır. Toros Dağlarının zengin flora ve faunası ile çam ormanlarının denizle birleşen büyüleyici görüntüsü, yol boyunca karşınıza çıkan antik yerleşimlerin kalıntılarıyla süslüdür.

Yürüyüş rotasında dağların üzerinde yer alan köylerin güler yüzlü, konuksever insanları ve ilginç kültür değerleri yorgunluğunuzu unutturarak sizi başka bir yaşamın güzellikleri ile tanıştırıyor.

Yaklaşık 10.000 bitki türünün bulunduğu Akdeniz – Toros faunasında birbirinden ilginç çiçekler, ağaçlar ve endemik örnekler, Likya Yolunun yürüyüşçülerine adeta bir doğa müzesini keşfetmenin mutluluğunu yaşatıyor. Likya Yolu son yılların popüler alternatif turizm etkinliği olarak Fethiye’den dünyaya açılıyor.

Likya Yolunda yürüyüşe, Fethiye Kaya mezarlarından başlayarak, Kaya Köyü ve çevresinin ardından, Ovacık Köyü’nden, Babadağ’ın 1975 mt yüksekliğindeki zirvesine ve oradan da Faralya (Uzunyurt) Köyüne 100 er mt aralıklarla yerleştirilen yön levhalarını izleyerek ulaşıyorsunuz. Özellikle yürüyüşün ilk bölümündeki dağ yolunun koşullarına uygun botlar ve yürüyüş malzemesinin kullanılması, yiyecek ve su kaynaklarına ulaşıncaya kadar yetecek su tedariki gerekiyor.

Faralya’dan sonraki bölüm, yine yön levhalarının yardımıyla orman yolunda ve daha kolay bir zeminde gerçekleşiyor. Su ve yiyecek konusunda da bir sorununuz yok. Kabak Koyunda verilecek bir yüzme molasının keyfi bir başka... Yol boyunca uğrayacağınız Sydma, Pınara, Letoon ve Xanthos antik kentleri, tarih ve arkeoloji meraklıları için gizemli Likya’yı örnekleyen yerleşimler olacak ve büyüleneceksiniz. 18 km uzunluğundaki Patara’da kumsalı ve antik kenti geçtikten sonra, Kalkan ve Kaş’ta mola vererek dinlenebilirsiniz.

Likya Yolunda yürüyüş turlarının rotası, binlerce yıl önce Likya Federe Birliğini oluşturan Site Devletlerinin birbiri ile iletişimini sağlayan patikalar zinciri üzerinde yer alıyor. Bir başka deyişle, bu yolda yürümek tarihin derinlikleri ile günümüz arasında oluşturulan bir zaman tünelinde yürüyüşe benziyor.

Atölyeler

Garanti Bankası tarafından düzenlenen, konuları çevre, eğitim, spor ve endüstriyel tasarım olan "Yarına Dört Işık" adlı bir proje yarışmasında, çevre dalında birinciliği , Kate Clow’un Türkiye'nin planlanmış ilk uzun mesafe yolu olan "Fethiye'den Antalya'ya Likya Yolu" projesi aldı. Bankanın destek verdiği bu projenin hayata geçirilmesi kapsamında işaretleme çalışmaları yapıldı.

Fethiye'den Antalya'ya kadar tüm parkurları tanıtan 9 bölümlük 'Likya Yolu' belgeseli yine Bankanın desteğiyle hazırlandı.

Bir ayı aşkın bir sürede bölgede yürüyen Türk ve yabancılardan oluşan ekibin çektiği belgesel zaman içinde bir yolculuğa çıkarak izleyenlere, Likya kentlerinin günlük yaşantlarını, kültürlerini ve bölgedeki doğal güzellikleri aktarıyor. Likyalılar olarak tanınan ve bu bölgeye yerleşen ilk halklar başlangıçta Hititler'den etkilenmiş, daha sonra Likya halk kültürü, sırasıyla Yunan, Pers ve Roma kültürlerinin de etkisi altında kalmış.

Likya Yolu'nu gezerken bağımsız anıt mezarlar, tepeleri süsleyen antik şehir surları ve bu surları birbirine bağlayan yollar, halk hamamları, halk çeşmeleri, tiyatrolar ve anıtmezarlara rastlanır. Aynı zamanda bir doğa harikası olan Likya Yolu aynı zamanda bir orman denizidir. Çeşitli ağaçlar, çiçeklerle bezeli patikalar, mevsimsel sığ göletler ve yaylalarıyla, ihtişamlı bir doğal bitki örtüsüne sahip olan Likya yolunda aynı zenginlikte yöresel hayvanlara da rastlanır.

Tarihsel kaynaklarda antik Likya’nın bilinen 45 Site Devletini birbirine bağlayan patikaların oluşturduğu bir ulaşım sistemi olarak anlatılır. Toros Dağlarının zengin flora ve faunası ile çam ormanlarının denizle birleşen büyüleyici görüntüsü, yol boyunca karşınıza çıkan antik yerleşimlerin kalıntılarıyla süslüdür.

Yürüyüş rotasında dağların üzerinde yer alan köylerin güler yüzlü, konuksever insanları ve ilginç kültür değerleri yorgunluğunuzu unutturarak sizi başka bir yaşamın güzellikleri ile tanıştırıyor.

Yaklaşık 10.000 bitki türünün bulunduğu Akdeniz – Toros faunasında birbirinden ilginç çiçekler, ağaçlar ve endemik örnekler, Likya Yolunun yürüyüşçülerine adeta bir doğa müzesini keşfetmenin mutluluğunu yaşatıyor. Likya Yolu son yılların popüler alternatif turizm etkinliği olarak Fethiye’den dünyaya açılıyor.

Likya Yolunda yürüyüşe, Fethiye Kaya mezarlarından başlayarak, Kaya Köyü ve çevresinin ardından, Ovacık Köyü’nden, Babadağ’ın 1975 mt yüksekliğindeki zirvesine ve oradan da Faralya (Uzunyurt) Köyüne 100 er mt aralıklarla yerleştirilen yön levhalarını izleyerek ulaşıyorsunuz. Özellikle yürüyüşün ilk bölümündeki dağ yolunun koşullarına uygun botlar ve yürüyüş malzemesinin kullanılması, yiyecek ve su kaynaklarına ulaşıncaya kadar yetecek su tedariki gerekiyor.

Faralya’dan sonraki bölüm, yine yön levhalarının yardımıyla orman yolunda ve daha kolay bir zeminde gerçekleşiyor. Su ve yiyecek konusunda da bir sorununuz yok. Kabak Koyunda verilecek bir yüzme molasının keyfi bir başka... Yol boyunca uğrayacağınız Sydma, Pınara, Letoon ve Xanthos antik kentleri, tarih ve arkeoloji meraklıları için gizemli Likya’yı örnekleyen yerleşimler olacak ve büyüleneceksiniz. 18 km uzunluğundaki Patara’da kumsalı ve antik kenti geçtikten sonra, Kalkan ve Kaş’ta mola vererek dinlenebilirsiniz.

Likya Yolunda yürüyüş turlarının rotası, binlerce yıl önce Likya Federe Birliğini oluşturan Site Devletlerinin birbiri ile iletişimini sağlayan patikalar zinciri üzerinde yer alıyor. Bir başka deyişle, bu yolda yürümek tarihin derinlikleri ile günümüz arasında oluşturulan bir zaman tünelinde yürüyüşe benziyor.